12.09.2023

“MESUT EDEN DEĞİL MEŞGUL EDEN MEDENİYET”

“Zaman yakınlaşmadıkça kıyamet kopmaz! Bu yakınlaşma öyle olur ki, bir yıl bir ay gibi, ay bir hafta gibi, hafta da bir gün gibi, gün saat gibi, saat de saman alevi gibi veya kibritin tutuşup hemen sönmesi gibi (kısa) olur.” (Tirmizî, Zühd, 24/2332)

Âhir zamanda bilim ve teknolojik gelişmelere bağlı olarak geçmişte çok uzun sürede yapılabilen işler kısa zamanda yapılabilecek hale geldi. Bilim ve teknoloji sayesinde bilgisayarlar, internet vb. nimetler geçmiş zamanlara kıyasla işlerimizi kolaylaştırıp kısalttı.

Dünyanın sonuna doğru mal çoğalacak, insanlar onunla daha fazla meşgul olup oyun ve eğlenceye dalacaklarından, günlerin ve gecelerin nasıl geçtiğini bilemeyeceklerdir. Bu hadîs-i şerîf’in zamanın bereketsiz hâle geleceğine işaret ettiği de belirtilmiştir.

Milyonların yaşadığı şehirlerimizde dakikalar, saatler ve günler, haftalar, aylar trafikte, marketlerde, alışveriş merkezlerinde, stadyumlarda, banka, hastane, fatura kuyruklarında geçiyor.

Günümüz insanı en çok zamanım darlığından, vakit bulamamaktan şikâyet ediyor değil mi? Hayatımız koşturmacalardan ibaret bir şekilde devam ediyor. Meşguliyetler bizi oyalıyor.

Halide Edip Adıvar günümüz dünyasını tarif ederken “Mesut eden değil meşgul eden medeniyet” şeklinde bir tanımlama yapıyor.

 

 

Aydın YIĞMAN

Mersin il Müftüsü